Gezimiz başlamadan aylar önce benim heyecanım başlamıştı bile.

Birkaç hafta kaldığında, sabah akşam yaptığım tek şey gideceğimiz yerlerde nereleri gezeceğimizi, hangi ulaşımı kullanacağımızı ve mutlaka yapılması gereken şeyleri not almaktı.

Gitmeye kalan son birkaç günde, çoğunlukla arkadaşlarımla buluşup onlardan nerelere gitmemiz gerektiği konusunda fikir almaktı.

Gitmeden önceki son gün, valiz toplama heyecanı doruktaydı. Evin her köşesinde stres vardı. Herkes olabilecek en kötü olaya hazırlıklı olduğumuzu düşünüyordu.

Havaalanı yolunda, mutluluk ve heyecan iki katına çıkmıştı. Bir yandan da bir şey unutmadığımıza emin olmak istiyorduk.

Babamla benim check-in'lerimiz internet üzerinden hallolmuştu fakat o an anlamadığımız bir sebepten dolayı anneminkini online halledememiştik.

Check-in yapım sırasında, bizden K-ETA adlı belgemizin olup olmadığı soruldu. Tam olarak tepkimizin, "O ne demek?" olduğunu hatırlıyorum.

Belki biliyorsunuzdur, Kore ve Japonya; Türkiye'den vize istemiyor. Ama Covid-19 sonrası Kore'de çıkan bir uygulama olan K-ETA, o ana kadar bizim için bir bilinmezlikti.

Görevlinin anlattığına göre, 18 yaşından küçükler ve 65 yaşından büyükler için istenmiyormuş. Ama annem bu iki sınırın da ortasında olduğu için, K-ETA Belgesi olmadan bilet alamıyormuş. İnternet üzerinden başvuru yapıp, cevabın 10 güne kadar gelmesini beklemek gerekiyor. Ama bu bizim için mümkğn değildi. 3 gün sonra gemimiz kalkacaktı ve geminin bizi beklemek gibi bir lüksü yoktu. O anki korkumuzu sözlerle anlatmak çok zor. Bir anda tüm heyecan yok olmuştu.

Annem ve babam etraftan bilgi edinmeye çalışıyor, ben de bildiğim İngilizcemle tek başıma annem için formu dolduruyordum. Yapabileceğim bir yazım hatası, ortalama 20 sayfalık formu mahvederdi.

Form doldurma işi bittiğinde, aklımıza grlen tek şey en olası durumda annemi bırakıp gitmekti. Böyle bir ihtimali düşünmek bilr dehşet vericiydi.

Allahın ve şansımızında yardımı ile bu büyük problem uçak kapısı kapanırken çözüldü ve ailemiz bölünmeden uçağa binebildik.

Gezimizin TOKYO Şhibuya kısmınının video çekimini yaptık ve paylaşıyoruz
TOKYO - SHIBUYA:

Şibuya oldukça kalabalık bir semt olup bölgede çok sayıda gökdelen vardır. Semtte yer alan Şibuya İstasyonu, Tokyo'nun en işlek tren istasyonlarından biridir. Gençler için şehrin en önemli yerlerinden birisi olan Şibuya semti; gelişmiş yapısı, kafeleri ve dünyaca ünlü mağazaları ile öne çıkmaktadır. Ünlü köpek Hachikō'nun olayı burada geçmiştir

Meiji Tapınağı' nı gezdik Bir Şinto tapınağıdır. İmparator Meiji ve İmparatoriçe Şōken gibi ruhların yaşadığına inanılır. 700.000 m²'lik alan orman ile çevrilidir. Çok yorulduk ama görmeye değerdi.

Türk/Müslüman camiini gezdik. Faaliyetlerden çok etkilendik. Evren Paşa döneminde (1986) yenilenmiş ve mükemmel faaliyetler içinde.

Artık gerisini videomuzu seyrederseniz göreceksiniz. İddialı bir çekim olmadığını biliyoruz, dileriz beğenirsiniz.
Nil Özhamurkar