ABONE OL! http://bit.ly/basfi
  / basfiiledeneyselbilim  
  / basfiiledeneyselbilim  
  / basf.basfiiledeneyselbilim  

Dünyanın etrafını saran kocaman bir manyetik alan olduğunu biliyor muydunuz? Bu sayede Dünya devasa bir mıknatıs özelliği gösterir. Hatta pusulalar bile bu sayede kuzey yönünü gösterir desem şaşırır mısınız?

Pusula iğnesi her zaman aynı yönü gösterir; kuzeyi. Dünyanın manyetik alan gücü, iğnenin her zaman kuzeyi göstermesine neden olur. İyi de olur, bu sayede denizciler, gezginler, sporcular, madenciler, mimarlar... Yani bizler yönümüzü kolaylıkla buluruz.

Tabii dünyanın manyetik alanının asıl görevi bize yön tayin etmek değil. Onun çok daha önemli bir görevi var. O dünyanın koruyucu güç kalkanıdır. Uzaydaki radyasyon, olumsuz hava koşulları, Güneş’ten yayılan Güneş Rüzgarları gibi Dünya’ya zarar verecek olumsuz etkilere karşı Dünya’yı korur. İşte bu yüzden manyetik alan Dünya’nın kalkanıdır.

Dünyanın manyetik alanı ile Güneş Rüzgarları’nın etkileşimi sayesinde ise ortaya son derece etkileyici bir manzara çıkar; Kutup Işıkları. Nam-ı diğer, Aurora. Aurora adı kulağınıza biraz farklı gelmiş olabilir. Normal, bu ad ona çok eskilerden kalmıştır. Aurora, Roma mitolojisindeki şafak tanrısının adıdır. Roma mitolojisine göre şafak tanrısı her gün okyanustan çıkar, kanatlı atlarına binerek gökyüzüne doğru yol alırmış. Gökyüzüne ulaştığında da rüzgarları ve yıldızları oluştururmuş. Tabii bunlar mit, yani işin hikaye kısmı. Gerçekte olanlarsa biraz daha farklıdır. Dünya’ya doğru gelen Güneş Rüzgarları, manyetik alan sayesinde Dünya’ya zarar vermeden etrafından akarak gider. Bu esnada Dünya’nın kutup noktalarında büyük daireler şeklinde enerji salınımları gerçekleşir ki bunlar kutup ışıklarıdır. Dünyadan bakınca kutup ışıkları daha çok İzlanda, Kanada, Alaska, Kuzey Sibirya, Grönland ve İskandinavya’dan görülebilir.

Manyetik alanın tek etkisi pusula ya da kutup ışıkları değil elbette. İlginizi çekecek daha başka özellikleri de var. Ancak o, cuma günkü deneyimin konusu. Onun için deneyimi bekleyin.