2006 yılında Hacettepe Üniversitesi Diş hekimliği fakültesinden mezun oldum. Mezuniyet sonrası Erciyes üniversitesi Oral Diyagnoz ve Radyoloji bölümünde doktora eğitimine başladım ve 1 senelik bir sürecin sonunda akademik hayatın bana göre olmadığını fark edip ayrıldım ve Kayseri Develi devlet hastanesine atandım, yaklaşık 2 yıllık bir devlet hastanesi tecrübesi sonrası askerlik görevimi yapmak için 1 yıl Kayseri Asker hastanesinde Diş tabip asteğmen olarak çalıştım ve sonrasında Kayseri'de özel muayenehanemi açtım ve 14 yıldır da  aynı adreste kendi kliniğimde çalışmaktayım.
Peki 17 yıllık bir meslek tecrübesi sonrası diş hekimi olmaktan memnun musunuz diye soracak olursanız, buna cevabım görece bir "Evet" olur. Diş hekimliği kesinlikle çok keyifli, saygın ve mesleki tatmini yüksek bir meslektir fakat maalesef ülkemizde mesleğin bazı ciddi sorunları vardır.
  Benim diş hekimliği fakültesine başladığım 2001 yılında tüm Türkiye'de 15 devlet ve 1 özel olmak üzere 16 diş hekimliği fakültesi vardı ve ülke nüfusu 65 milyondu. Aradan geçen 22 yılda şu an faal olan diş hekimliği fakültesi sayısı 104, açılması planlanan fakülte sayısı ise 14 tür. Yani toplamda 118 diş hekimliği fakültesi olacak. 22 yılda fakülte sayısı 8 kat artmıştır. Şu an ülke nüfusunun 84 milyon olduğunu düşünürseniz her yerde mantar gibi patlayan bu fakültelerin nasıl bir meslek enflasyonu oluşturduğunu rahatlıkla görebilirsiniz. Ayrıca bu kadar kısa süre içinde ve  bu kadar yüksek sayıda açılan fakültenin akademik kadrosunun ne kadar donanımlı olacağı ve ne kadar kaliteli bir eğitim sunacağı ise ayrı bir tartışma konusudur. Diğer ülkelerle kıyaslama yaptığımızda ise Nüfusu bizle yaklaşık aynı olan Almanya'da toplam 29,  55 milyonluk İngilterede ise toplam  17 diş hekimliği fakültesi vardır.
Bu yaşanan diş hekimi enflasyonuna ek olarak, mesleğin diğer bir sorunu da  korsan dişçilerdir. Yani hiç bir resmi eğitimi ve belgesi olmadığı halde bir diş hekiminin diplomasını kullanarak insanların sağlığıyla oynayan kişilerdir. Diş hekimi sayısı arttıkça bunların sayısının azalması beklenirken, tam tersi daha da artmaktadır ve maalesef bazı genç meslektaşlarımız da bunların yanında çalışmak zorunda kalmaktadır. Ve yine maalesef ilgili otoriteler ve kanunlar bu sorunla mücadelede  yetersiz kalmaktadır.
Diş hekimliğinin eğitim süresi ülkemizde 5 yıldır ve aslında bu süre eğitim kalitesi yüksek bile olsa, donanımlı bir diş hekimi yetiştirmek için kısa bir süredir. Diş hekimliği eğitimi hem temel tıp bilimlerini hem de diş hekimliğinin teorik ve pratik eğitimlerini bir arada sunan zorlu bir süreçtir, hem çok çalışmayı hem de el becerisi ve üç boyutlu düşünebilme yeteneğini gerektirir. Fakat eğer bu işi gerçekten yapmak istiyorsanız illa çok yüksek bir el becerisine sahip olmanız da şart değildir. Yani kimisi bir denemede başarır, kimisi 10 denemede başarır ama azimli olan mutlaka bir şekilde halleder. O yüzden diş hekimi olmak isteyen illa  çok yetenekli olmalıdır diye bir kaide yoktur. Yapmanız gereken tek şey çok çalışmaktır.
Peki diş hekimliği eğitimi pahalı mıdır? Bildiğim kadarıyla bu tercih ettiğiniz fakülteye göre değişebilmektedir. Bazı fakülteler kullanılacak malzemelerin çoğunluğunu öğrencilere aldırırken bazıları bir kısmını kendi karşılayabilmektedir. Ama günümüzde çok fazla malzeme seçeneği olduğu için bu malzeme ücretlerinin aileleri çok zorlayacağını düşünmüyorum.
Peki diş hekimleri mezun olduktan sonra nerelerde çalışabilir?
Özel sektör için konuşmak gerekirse, diş hekimliği kişiye özel butik bir branş olduğu için kendi özel muayenehanenizi açma imkanı her zaman vardır. Fakat bu, yeni mezun olmuş birisi için tavsiye edilen bir durum değildir. Yeni mezun bir hekim eğer muayenehane açmayı planlıyorsa şahsen, bir kaç sene yoğun çalışan hastane veya kliniklerde biraz tecrübe ve çevre edinip ondan sonra karar vermesini tavsiye ederim.
Muayenehane dışında özel diş polikliniklerinde de diş hekimleri çalışabilir. Hatta yeterince tecrübe kazandıktan sonra en az iki hekim bir araya gelip kendi polikliniğinizi de açabilirsiniz.
Özellikle erkek hekimler için askerlik vazifesi de ciddi bir tecrübe imkanı sunabilir. Çünkü diş hekimlerinin büyük çoğunluğu askerlik vazifesini hastane ve revirlerde diş tabip asteğmen olarak yapmaktadır.
Bunun dışında devlet hastanelerinde ve Ağız diş sağlığı merkezlerinde de çalışma imkanı vardır. Devlet diş hekimi atamaları elektronik kura ile olmaktadır ve Sağlık bakanlığının ihtiyacına bağlı olarak belli bir takvime tabi olmadan açılmaktadır.
Mezun olan diş hekimleri için diğer bir alternatif de Diş hekimliğinde uzmanlık sınavı yani DUS a girip puanına ve ilgisine göre belli bir alanda uzmanlık eğitimi almaktır. Diş hekimi sayısının fazlalığını ve insanların artık daha fazla uzmanlık aradığını düşünürseniz benim de şahsen tavsiyem uzmanlaşma yönünde olur. Uzmanlık süreleri tercih edilen bölüme göre 3 veya 4 yıldır. Ve uzmanlık süresi boyunca da maaş alınmaktadır.